Büyük diyet değişikliklerine gidilmeden önce doktorunuza danışmanız her zaman çok önemlidir. Ketojenik diyet son derece sağlıklı ve pek çok hastalığa deva bir beslenme biçimi olmasına rağmen, aşağıda sayacağımız rahatsızlıklara sahip olan kişilerin bu diyete başlarken aşağıda açıklayacağımız hususları göz önünde bulundurulmalıdırlar.
Anoreksi Hastaları
Anoreksi hastaları kilo almaya karşı yoğun korku duyduklarından, bunu önlemek için aşırı kalori kısıtlamasına gitmektedirler. Bu psikolojik ve önemli bir durum olup, uzmanlar tarafından tedavi gerektirmektedir. Anoreksik bir hasta ketojenik diyet yapmaya başlayıp da, kilo alma korkusuyla yağı yeterince tüketmezse bu durum çok ağır sonuçlara sebebiyet verebilir. Vücudumuz karbonhidrat olmadan fonksiyonlarını sürdürebilir ancak yağ olmadan bu fonksiyonları yerine getirmesi imkansızdır. Beyin, gıdasal yağlar olmadan işlevini sürdüremez, zira beynin 2/3’ü yağdan oluşmaktadır. Yine vücut fonksiyonlarını sürdürebilmesi için çok gerekli olan bazı vitaminleri sadece yağ vasıtasıyla absorbe edebilir. Anoreksi hastaları genellikle şekerli ve nişastalı yiyecekleri yağa göre daha düşük olan kalori içerikleri yüzünden tercih etmektedir. Ancak hem karbonhidrat kısıtlaması hem de kilo alımı korkusuyla yağ alınmaması ölümcül sonuçlara yol açabilir. Bu sebeple anoreksi hastaları bu diyetten tedavileri sonuçlana dek uzak durmalıdır.
Tip 1 Diyabet Hastaları
Tip 1 diyabet, pankreasın yeteri kadar insülin üretemediği, tedavi edilemeyen kronik bir rahatsızlıktır. Tip 1 diyabet hastalarında, keton parçacıklarının vücutta birikmesiyle kanda ketoasidosiz denen son derece zararlı ve ölümcül bir asitlenme durumu oluşabilir. Her ne kadar tip 1 şekeri olan hastalar, düşük karbonhidratlı beslenme biçiminden olumlu faydalar görse de, bu diyeti KESİNLİKLE profesyonel yardım almadan yapmaya başlamamalıdırlar.
İlaç Kullananlar
Her ne kadar ketojenik diyet pek çok metabolik hastalığı iyileştirse de ilaç kullanan kişilerin özellikle ilk haftalarda son derece dikkatli olması gerekmektedir. İlaç kullanan yüksek tansiyon hastaları ketojenik diyetle birlikte ani düşen tansiyon nedeniyle ilaç dozlarını doktor yardımıyla ayarlamalıdır. Aynı şekilde ilaç kullanan şeker hastaları, ketojenik diyet sayesinde düşen insülin miktarı sebebiyle doz ayarlamasını sağlık profesyoneline danışarak düzenlemelidir. Tansiyon ve kan şekerindeki bu değişimler oldukça sağlıklı ve pozitif yönde değişimler olmasına rağmen ilacın vücuda olan etkisini yoğunlaştırabileceğinden dolayı özellikle ilk aylarda dikkatle gözlenmesinde yarar vardır.
Yine aynı şekilde lityum içeren antidepresan kullananların bu diyete doktorun bilgisi dahilinde başlamaları oldukça önemlidir. Ketojenik diyet vücuttaki fazla suyu diyete başlanılan ilk bir kaç günde hızla vücuttan uzaklaştırdığı için, ilaçta bulunan lityum kanda son derece konsantre hale gelerek toksik seviyelere yükselebilir.
Özel Fiziki ve Psikolojik Durumu Olanlar
- Hamile ve emziren anneler, protein ihtiyaçlarının diğer insanlara göre daha fazla olması nedeniyle
- Safra kesesi alınmış olanlar veya safra kesesi rahatsızlıkları olanlar, yağı hazmetmeleri zor olduğu için
- 15 yaşın altındaki çocuklar, protein ihtiyaçları her yaşta farklı olduğundan dolayı
- Nadir tür metabolik hastalığı olanlar, normal yağ metabolizmasına etki eden türler için geçerli
- Yeme bozukluğu olan hastalar, bu diyeti doğru şekilde yapamayabilecekleri için
- Vücut kitle indeksi çok düşük olanlar, yağ kaybetmeye devam edebileceği ihtimaline karşı
- Bariyatrik mide ameliyatı geçirmiş olanlar, yağları absorbe etmeleri daha zor olduğu için
- Böbrek taşı geliştirmeye meyilli olanlar, potasyum ve sıvı alımına dikkat edilmediği durumda taş gelişebileceği için
bu diyeti yapmaktan kaçınmalı veya muhakkak bir sağlık profesyoneli gözetiminde yapmalıdır.